Sosyal medyada ‘Özlü’ edebiyat yalanları

Sosyal medyada Hz. Mevlana’dan ünlü düÅŸünürlere, ÅŸairlere kadar pek çok ismin ‘özlü’ sözleri bir furya halinde dolaşıma sokulup paylaşılıyor. Televizyon yarışması Survıvor’ın Turabi’si dahi ‘Mevlana’nın da dediÄŸi gibi’ diye baÅŸlayan aforizmalar savuruyor. Ancak pek çoÄŸu ‘kamyon arkası edebiyatı’ olan bu sözler, atfedildikleri ÅŸahıslara ait deÄŸil.

“SuskunluÄŸum asaletimdendir. Her lafa verecek cevabım var. Lakin bir lafa bakarım söz mü diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye!..” Sosyal medyada sıkça paylaşılan bu özdeyiÅŸ Hz. Mevlana’ya atfediliyor örneÄŸin. Ancak Mevlana ÅŸerhlerinde böyle bir özdeyiÅŸ yahut ÅŸiir mevcut deÄŸil.

Arkadaşınıza mı kızdınız... ‘dostluk ile ilgili özlü sözler’ arayın Google’da; derdinze derman sözler hemen oracıkta… Yapmanız gereken tek ÅŸey ‘kopyalayıp yapıştırmak’ ve böylece arkadaşınıza güzel bir ders vermek. ‘Dost dediÄŸin fanatik olmalı! Bütün dünya seni üzdüÄŸünde sana moral vermeli, güzel haberler aldığında seninle dans etmeli, ama hepsinden daha çok, dost matematiksel olmalı…’ Ä°mza Hz. Mevlana!!! Neredeyse bütün ünlü ÅŸairler ve düÅŸünürler bu desteksiz ‘paylaşım’ furyasından nasibini almış durumda. Ancak, bu noktada güncel olanda bile ‘yalan yanlış’ sahiplendirmeler söz konusu. Mesela ÅŸair Murat BaÅŸaran’ın bir ÅŸiiri Edip Cansever imzasıyla dolaşıma sokulabiliyor. Murat BaÅŸaran, bu yanlışlığın ÅŸifrelerini ve sosyal medyanın ‘edebi’ fotoÄŸrafını deÄŸerlendiriyor aÅŸağıdaki yazıda.

SOSYAL MEDYADA HIRSIZLIK CAÄ°Z MÄ°?

Veya “Bir aforizma uÄŸruna Ya Rab, ne çirkinlikler iÅŸleniyor” da diyebiliriz cevapsız bir soru sormak yerine. Ä°ÅŸin doÄŸrusu, özel radyoların ilk günlerinden beri “kullanışlı bir yazar” olduÄŸumu biliyorum ve pek de umursamıyorum. Neticede cümlelerim duygularımı muhataplarına taşıyan vasıtalardır. Onları özgür bırakmak, alıp kullanacak olanların ahlakına emanet etmek daha doÄŸru hep geldi bana hep. Fakat dijital çağın hayatımızın her alanına nüfuz etmesi ve sosyal medya üzerinde bir takım hesapların ve sayfaların gördükleri ilgiyle doÄŸru orantılı olarak çoÄŸu zaman “ticari” faydalar da saÄŸlaması, bırakın beni, Hazreti Mevlana’yı bile hunharca kullanılma noktasına getirdi ki; bunu artık hepimiz biliyoruz. Sosyal medyada on mesnevi çapında Mevlana Hazretlerine atfedilen özlü söz/aforizma var. Fakat bütün rahatlığıma raÄŸmen, bazı çok sevdiÄŸim yazılarım ve cümlelerim için “babalık” gayreti ağır bastı ve mesela “Ne Güzel Cahildik” yazımı kendi imzasıyla yayınlayan facebook kullanıcılarının bir kısmına üÅŸenmedim, ikazlar yazdım. Ama baktım ki, uÄŸraşılacak gibi deÄŸil. Vazgeçtim.

Geçen gün kaleme alıp, kendi sitemde ve hesaplarımda duyurduÄŸum ÅŸu yazı, iÅŸin vahametini gözler önüne serer nitelikte herhalde. Burada da paylaÅŸmak istiyor ve iÅŸin içinden ancak ahlaki hassasiyetle çıkılabileceÄŸini, hiçbir yaptırımın bu rezilliÄŸin önüne geçemeyeceÄŸini düÅŸünüyorum:

Kim kimden nasıl çaldı?

Edip Cansever 1986'da ölmüÅŸ... Ben ÅŸu satırları 90'ların ortalarında yazdım. Yangının Adı Leyla kitabımda, AÅŸk Belki yazımın son satırları:

"AÅŸk..

Tarifini sorsalar;

Her baktığımda ilk defa görüyormuÅŸum gibi...

Az kalsın ölüyormuÅŸum gibi..."

Bu satırları kullanan bir vatandaÅŸ bir gsm ÅŸirketinin sevgililer gününde derece almış. Google hazretlerinden öÄŸrenmiÅŸtim. Helali hoÅŸ olsun deyip güldüm geçtim... Bu satırlar ve satırların yer aldığı "AÅŸk Belki" isimli yazım, birçok sitede baÅŸka isimlerle yayınlandı. Kiminde lütfedip imzamı koydular. Kimi arsızlar ucundan kıyısından deÄŸiÅŸtirerek aforizma tüccarlığı yaptı. Fakat bu ara Edip Cansever imzasıyla ÅŸu satırlar dolaşıyor internette: "Öyle bir çık ki karşıma, her baktığımda ilk defa görüyormuÅŸum gibi, az kalsın ölüyormuÅŸum gibi hissedeyim seni." Bir vatandaÅŸ çıkıp Edip Cansever'in kitaplarından bu satırları bana göstersin de, "Ulan o yıllarda farkında olmadan beynime kazımış, kendimin zannedip sonra utanmadan yazmışım" diye itirafta bulunayım. :)

Kaynak: Star